İş yerinizde ekibinizle olan iletişiminizde olumlu dil kullanarak, herkes için saygılı ve misafirperver bir iş yeri kültürü oluşturabilirsiniz.
Bir iş yerinde yönetici veya lider olmak inanılmaz bir sorumluluk gerektirir. Çalışanlarınıza karşı sorumlusunuz. Şirketinize karşı sorumlusunuz. Üst yöneticilerinize karşı sorumlusunuz. Hedefleri gerçekleştirme konusunda sorumlusunuz. Müşterilerinize karşı sorumlusunuz. Anlayacağınız gibi bir liderin birçok önemli sorumlulukları vardır. Ancak, bu birçok sorumluluğu gerçekleştirmenin en kolay yolu lider olarak çalışanlarınızın gelişimini, performans yönetimini ve çalışan verimliliğini olumlu yönde etkileyebilirseniz, diğer sorumlukları kolayca yönettiğiniz ekipler sayesinde gerçekleştirebilirsiniz.
Bu nedenle, çalışanlarınızı desteklemek için elinizden gelen her şeyi yapmanız gerekmektedir. Onları bir insan olarak tanıyıp güven inşa etmeyi denemeniz çoğu zaman bütün sorunları çözmenize yardımcı olur.
Çoğu yönetici bunu istemediği için değil, bu gibi konulara vakit ayıramadığı için yapmıyor olabilir veya bu gibi konularda farkındalığı düşüktür. Bir lider duygusal zeka ile yönetim sağlayabiliyorsa şirketlerine her zaman kazançlar, fırsatlar ve büyüme ortamları sağlamış olur.
Zaman yenilenebilir bir kaynak değildir ama yönetilebilen bir kaynaktır. Tüm görevlerimizi gün içinde tamamlamamız için yalnızca belirli saatlerimiz vardır.
Peki, bizden sorumlu her bir çalışanla kişisel olarak bağlantı kurmak için günümüzden sadece birkaç dakika ayırsak bize ne kaybettirir ki? Sizce ne olur? Zamanla, çalışanlarınızla bu güveni ve yakınlığı oluşturmak size daha fazla bağlılık kazandıracak, aidiyet duygusu oluşacak ve performans kendiliğinden yükselerek işletme iyi yönetim şeklini oluşturmanız bu ihtimalle artacaktır.
İş hayatımda yöneticilik yaptığım süreçte bireysel olarak çalışana odaklanmanın, hedeflerinin ne olduğunu ve onları nasıl motive edeceğimi anlamak için çalışanlara zaman ayırmanın satışları veya işletme performansını son derece olumlu şekilde artırdığını çok çabuk öğrenmiştim.
İyi bir lider çalışanları ile her zaman empati ve nezaketle iletişim kurmalıdır.
Kötü bir liderin empatisi ise kibirle zayıflar. Çalışanlarına karşı nezaket eksikliği göstererek iletişim sözlerinde ego barındırırlar ve işlerini eyleme dönüştürürken çoğunlukla çalışanlarıyla sürtüşme yaşarlar. Bu tip liderlerle çalışmak her iki taraf içinde zor ve yıpratıcıdır. Aynı zamanda işletme performansı da bu tip yönetimlerden olumsuz etkilenir. İyi bir lider çalışanları ile senkronize çalışır. Başarının ekip halinde hareket edildiğinde oluşacağının farkındadır. İşletmeleri ancak, bu yönetim tarzları ile yükselteceğini bilen her zaman ileriyi gören ve mutlu çalışma ortamlarını destekleyen bu şekildeki bir yönetimin olumlu etkilerini bilen zeki liderlerin performansları daha yüksektir.
Yönetici olarak içinizdeki özgüveni ve iyimser halinizi güçlendirmelisiniz. Sürekli olarak bir şeylerden şikayet etmek ve çalışanları eleştirmenin verimli olmadığını anlamalısınız. Bu size tanıdık geliyorsa birazcık pozitiflikle bu döngüyü kırmayı denemelisiniz. Yönetici, hedeflere ve sonuçlara ulaşmak için ekibiyle iş birliği yapmalıdır. Çalışan memnuniyeti kazandırmak şirketiniz için her zaman faydalıdır.
Yönetici olarak ekibinizle bir iş için görüşme veya toplantı yapıyorsanız, ekibinizin güçlü yönleriyle konuşun. Sorunlarınızı güçlü yönlerinizin çözmenize yardımcı olacağından emin olabilirsiniz. İşletme başarısı, çalışanlarınızı ne kadar iyi tanıdığınıza bağlıdır. Çünkü, talebi daha iyi yönetmenize ve rekabetçi bir pazarda kazançlı bir performans oluşturmanıza yardımcı olur. Bir takıma neler katabileceklerini bilen ve nelerde daha iyi olmak istediklerini anlayan yöneticiler her zaman birlikte çalışılmak istenen türden insanlar olmuşlardır. Ekiplerinizdeki çalışanlarda hem arzuyu hem de yeteneği belirlemek ve onlara hak ettikleri yeni fırsatları sunmak, kendi başlarına başarılı veya başarısız olma şansı vermek için çalışmak yönetici sorumluluğundadır.
Aynı zamanda, bir yönetici veya lider olarak sadece mevcut görevinizde deneyim kazanmak yeterli değildir. İster çalıştığınız alanda veya ister başka konularda olsun kendinizi geliştirmeniz size her zaman fayda sağlayacaktır. Bu durumda, kariyerinizde sürekli büyümenin harika yollarını da aramanız gerekir. Zor rollere geçin ve daha yüksek sorumluluklar üstlenin sektörler ve pazar rekabetçidir. Rekabetçi kazançlar sunan işler bulmak veya iyi işler başarmak için öne çıkmanız gerekir. Çeşitli alanlar, ürünler ve teknolojiler üzerinde çalışabilirsiniz. Kendinizi bu alanlarda geliştirebilirsiniz. Bu alanlarda yaptığınız çalışmalarınızda başarılı olabilirsiniz. Ayrıca, bu çalışmalarınızda farklı insanlarla çalışmaktan edindiğiniz deneyim ise paha biçilmezdir. Daha yüksek bir rol, daha yüksek kazanç anlamına da gelmektedir.
İş yerlerinizde veya çalıştığınız projelerde yeteneklerinize göre size ödeme yapılır. Daha zorlu görevler üstlenmek, tam olarak kariyerinizde nasıl büyüdüğünüze işarettir. Lider rolünüz ne kadarını ve neleri yapabileceğinizle ilgili sınırsız bir döngüye sahiptir.
Comments